Hoşgörü İle İlgili Hikaye Uzun
Hoşgörülü olmak insanlara bir şeyler kaybettirmez aksine kazandırır. Erdemlik ve iyiliğin göstergesi olarakta bilinir. Hoşgörülü olduğumuz sürece insanları kaybetmek yerine kazanmış olacağız.
Alperen, trende seyahat ederken yerinde duramayan canı sıkkın bir gencin yanına oturur. Uzaktan onu seyrederek derdinin ne olduğunu anlamaya çalışır. O mahkumiyet döneminde ailesine verdiği utançlığın hüznü içersindedir. Ailesinin fakir olması ile yaşadıkları zorluklarda anla anlatılmaz. Canı sıkılmış sorunlarda beraberinde gelmiştir. Ailesinin ve çocuklarının işini kolaylaştırmak için çabalaması gerekirdi ama bunları yapmamıştı. Kendisine dönmedikleri zaman trenle uzak memleketlere giderek uzaklaşacaklardı. Bu canını çok sıktığı gibi morali bozuktu. Çevresindekilere devamlı öfkeli bir şekilde ses tonunu yükselterek bağırdığını herkes biliyordu. Belki trenin en asabi yolcusuydu. İnsanlar ona karşı daima sessiz ve tedirgin davranıyordu. Sorunlarının olduğunu fark etmişlerdi ama bu kadar çarpıcı şekilde insanları kırabileceğini düşünmemişlerdi. İnsanları affederek oluşan bu duruma son vermiştir. Hoşgörülü davranmanın değerini alperen bilir. Hatalara karşı daima dikkat ederek hareket etmiştir. Çevresindekileri kıran insanların altında yatan sorunlar olduğunu daima bilmiştir. Bu gibi durumlarda hoşgörülü davranmak insanları olgunlaştırdığı gibi erdemliğe ulaşmalarına bir adım daha yaklaştırmıştır.